TCMB: Dezenflasyon Süreci ve Ekonomik Beklentiler

0

BEĞENDİM

0

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önemli bir sunum gerçekleştirerek küresel ekonomi, enflasyon, para politikası stratejileri ve bu kararların finansal piyasalara etkileri konusunda detaylı bilgiler sundu. Sunumunda, Türkiye’deki enflasyon durumu ve onu kısa vadede artıran faktörler üzerinde de duran Karahan, dezenflasyon sürecinin planlandığı şekilde ilerlediğini ve makroekonomik göstergelerin bu süreçle uyumlu olduğunu belirtti. Küresel manşet ve çekirdek enflasyonun düşüş göstermeye devam ettiğini dile getirirken, işgücü piyasalarının normalleşme sürecinde olduğunu ve hizmet enflasyonundaki katılıkların zayıflamaya devam ettiğini ifade etti.

Karahan, gelişmiş ülkelerde de enflasyonun seyrine bağlı olarak merkez bankalarının faiz indirim süreçlerine başladığını, özellikle ABD merkez bankasının hızlı bir faiz indirimi politikasını benimsediğini ve bu durumun gelişmekte olan ülkelerde de benzer adımların atılacağı yönündeki beklentileri artırdığını vurguladı. Ayrıca, ilımlı büyüme ve bu çerçevede gelişen enflasyon görünümünün, merkez bankalarının gelecekte parasal sıkılığı azaltma ihtimalini işaret ettiğine dikkat çekti. Ancak, aynı zamanda kalıcı dezenflasyon sağlanana kadar gereken parasal sıkılığın korunacağı ve faiz indirim süreçlerinin temkinli bir şekilde yürütüleceği mesajını da verdi.

Yurt içi talep verilerine değinen Karahan, Türkiye’nin üçüncü çeyrek verilerinin talep dengeleme sürecinin devam ettiğini gösterdiğini vurguladı. Temmuz ayında perakende satış hacim endeksinin aylık ve çeyrek bazda artış gösterdiğini ancak yıllık büyümenin yavaşladığını da kaydetti. Sıkı para politikalarının iç talepteki dengelenmeyi destekleyeceğini ifade eden Karahan, yılın geri kalanında çıkış açığının negatif düzeylere düşeceğini ve bunun dezenflasyon sürecinin önemli bir parçası olacağını belirtti.

Enflasyonla ilgili yapılan açıklamalarda ise, enflasyonun Mayıs ayında yüzde 75,5 ile zirve yaptığını ve Eylül ayında yüzde 49,4 seviyesine gerilediğini aktaran Karahan, hizmet enflasyonundaki yavaşlama ve bu grubun fiyat artışlarının temel mallara göre daha güçlü seyrettiğini ifade etti. Kira enflasyonunun yukarı yönde etkili olduğunu, ancak öncü göstergelerin yönünün aşağı olduğunu ve kiralardaki artış oranlarının mevcut enflasyon oranlarının altında kalma durumuna geldiğini belirtti.

Karahan, enflasyon beklentileri konusunu da gündeme getirerek, firmalar ve hanehalkı arasında yapılan anketlerden elde edilen verilere göre, tüketicilerin enflasyon beklentilerinin genelde yüksek seyrettiğini ve bu durumun genel enflasyon beklentilerini olumsuz etkilediğini dile getirdi. Eylül ayı verilerinin tüm birimlerin enflasyon beklentilerinin aşağı yönlü güncellendiğine işaret ettiğini vurguladı.

Kur korumalı mevduat (KKM) hesaplarının azalmasının Türk lirası mevduat payını artırdığı ve bu durumu parasal aktarım mekanizmasını güçlendirdiği belirtildi. Karahan, KKM hesaplarının toplamının 2023 yılının Ağustos ayında 140 milyar dolar iken, şu an 45 milyar doların altına gerilediğini açıkladı. Bu değişimlerin Türk lirasına olan güvenin yeniden tesis edildiğinin bir göstergesi olduğunu kaydetti.

Son olarak, 2023 yılında, özellikle Eylül ayı itibarıyla brüt rezervlerin 157 milyar doları aştığını ve net döviz pozisyonunun 97,4 milyar dolar düzeyine iyileştiğini belirten Karahan, para politikasına dair temkinli duruşun devam etmesiyle enflasyonun istikrarlı bir şekilde gerilemeye devam edeceğine inandıklarını ifade etti. Karahan, sıkı para politikası uygulamalarının fiyat istikrarını sağlamak için kararlılıkla sürdürüleceğini de sözlerine ekledi.