RTÜK’ten Kanallara Ceza Yağmuru: Tepkiler Büyüyor!

0

BEĞENDİM

0

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), kanallara verdiği kararlarla dikkat çekmeye devam ediyor. En son yaptığı açıklamalara göre, birçok kanala ceza uygulanmış durumda. Bu süreçte, CHP’nin kontenjanından seçilen RTÜK üyesi Tuncay Keser, çeşitli kanallara uygulanan yaptırımları kamuoyuyla paylaştı. Uygulanan cezalar arasında TELE11’e iki, SZC TV, Halk TV, Meltem TV ve Sun RTV’ye birer yaptırım bulunuyor.

Özellikle TELE1 kanalı, “Türkiye’nin Yönü” programında kullanılan “RTE’nin Netenyahu’dan Farkı Ne?” ifadesi ve Merdan Yanardağ’ın Alevilere ilişkin kullandığı sözler nedeniyle iki ayrı yüzde 3 idari para cezası ile karşılaştı. Her iki durumda da Yanardağ, özür dileyerek düzeltici açıklamalar yapmış olmasına rağmen, RTÜK tarafından bu yayınlar “eleştiri sınırının aşılması” gerekçesiyle cezalandırıldı.

Buna ek olarak, SZC TV’ye “Sözün Aslı” programında CHP milletvekillerinin polis müdahalesine yönelik açıklamaları nedeniyle bir ceza verildi. Bu durum, “mahkeme kararlarının iktidarın müdahalesiyle alındığı” iması taşıdığı gerekçesiyle yüzde 3 para cezası ile sonuçlandı. Halk TV, “Açıkça” programında Murat Kubilay’ın Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Devlet Bahçeli’ye yönelik ifadeleri sebebiyle yine yüzde 3 oranında para cezasına çarptırıldı. RTÜK, bu ifadeleri de “eleştiri sınırının aşılması” kapsamında değerlendirdi.

RTÜK’ün uyguladığı diğer yaptırımlar arasında, SUN RTV’ye yayın yasağini ihlal ettiği gerekçesiyle, MELTEM TV’ye de doğruluğu teyit edilmeden yapılan yayınlar sebebiyle yüzde 3 idari para cezası verilmesi mevcut. Bu durum, RTÜK’ün medya üzerindeki denetiminin ne derece sıkı olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

22 Milyon TL’yi Aşan Para Cezaları

RTÜK’ün kararları doğrultusunda, 2025 yılı itibarıyla SZC TV’ye 15, TELE1’e 15 ve Halk TV’ye 14 yaptırım getirilmiştir. Bu yaptırımlar arasında 25 gün yayın durdurma, 26 kez program durdurma ve toplamda 22 milyon TL’yi aşan para cezaları bulunmaktadır. Bu durum, RTÜK’ün medya kuruluşlarına karşı uyguladığı baskının ve denetimin büyüklüğünü gözler önüne seriyor.

Cezalara ilişkin açıklama yapan Tuncay Keser, “Anayasal güvence altına alınmış ifade ve basın özgürlüğü, yalnızca çoğunluk lehine olan görüşlerin değil, incitici, rahatsız edici ve aynı zamanda siyasal iktidarı eleştiren yayınların da korunmasını zorunlu kılar. Aksi durumda, düzenleyici kurumların tarafsızlık ilkesi gölgelenir ve demokratik kamuoyu oluşumu zedelenir” ifadelerini kullandı. Bu sözler, RTÜK’ün medya üzerindeki denetiminin yanı sıra ifade özgürlüğü üzerindeki etkilerine de dikkat çekti.

Sonuç olarak, RTÜK’ün kanallara uyguladığı yaptırımlar, medya ortamında ciddi tartışmalara yol açmakta ve ifade özgürlüğünün sınırlarını yeniden sorgulatmaktadır. Hem yayıncılar hem de kamuoyu, bu tür denetimlerin demokrasinin temel unsurlarına ne denli zarar verebileceği konusunda kaygılar taşımaktadır.