Papa Francis, Şubat ayında geçirdiği şiddetli bronşit nedeniyle 38 gün boyunca Roma’daki Gemelli Hastanesi’nde tedavi gördü. Burada girdiği tedavi süreci, çifte zatürre teşhisiyle gerçekleştirildi ve bu süreç, Hristiyanların kutsal Paskalya Bayramı’na kadar sürdü. Papa, üç hafta önce hastaneden taburcu olduktan sonra, dün Paskalya Bayramı etkinliklerinde halkla bir araya geldi.
Katoliklerin dini lideri olarak 12 yıldır görev yapan Papa Francis, görev süresi boyunca birçok sağlık sorunu ile karşı karşıya kalmıştı. Ölümünden sadece bir gün önce, Vatikan’da ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance ile görüşme gerçekleştirmişti. Bu buluşma, Papa’nın sağlık sorunlarının arttığı bir dönemde gerçekleşti ve bu olay, onun ne denli önemli bir figür olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Papa Francis, Şubat ayında astım krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı. Hastaneye yatışı sırasında yaşanan durum, “kritik” olarak tanımlanmıştı. Vatikan, 23 Şubat’taki açıklamasında Papa’nın solunumla ilgili başka bir kriz yaşamadığını, ancak hafif bir böbrek yetmezliği başlangıcının gözlemlendiğini belirtmişti. O süreçte, burun yoluyla yüksek akımlı oksijen desteği de aldığı bildirilmişti.
3 Mart’tan itibaren hafif iyileşme belirtileri gösteren Papa, 12 Mart’ta çekilen göğüs röntgeninde kaydedilen iyileşmeleri doğruladığı açıklandı. Sağlık durumunun giderek iyileştiği ifade edildikten sonra, Papa 23 Mart’ta hastane balkonundan kalabalığa el sallayarak taburcu oldu. Bunun yanı sıra, Prof. Sergio Alfieri’nin 25 Mart’ta verdiği demeçte, Papa’nın hastanede yattığı dönemde iki kez ölümden döndüğünü belirtmesi, durumu ciddiyetini ortaya koymuştur.
Papa Francis, Aralık 2023’te bir Meksikalı yayın kuruluşuna verdiği demeçte, vefat ettiğinde şatafatlı bir törenden çok, sade bir törenle uğurlanmayı tercih edeceğini ifade etti. Bu açıklaması, onun yaşam felsefesi ve alçakgönüllü duruşu ile bütünleşen bir yaklaşımı simgeliyor. Ayrıca, Papa, mezarının da Vatikan’daki Aziz Petrus Bazilikası yerine, özel olarak dua ettiği Azize Büyük Meryem (Santa Maria Maggiore) Bazilikası’nda hazırlanmasını istediğini kaydetti.
Papa Francis, Katolik aleminin 266. Papası olarak, Mart 2013’te selefi Papa 16. Benediktus’un tarihi istifası sonrasında seçildi ve 12 yılı aşkın bir süre bu görevi sürdürdü. Latin Amerika kökenli ilk Papa olma unvanını taşıyan Francis, 17 Aralık 1936’da Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te doğdu. Asıl adı Jorge Mario Bergoglio’dur ve ailesi, İtalyan göçmenlerdendi. Genç yaşta Katolik rahipliğine adım atan Bergoglio, 1969’da papazlık görevine başladı ve 1973’te Cizvit Tarikatı’na katıldı.
Bergoglio, Katolik Kilisesi içerisinde hızla yükselmeyi başardı ve 1998 yılında Buenos Aires Başpiskoposu olarak atanarak, 2001’de Kardinal unvanını kazandı. Yaşamı boyunca gösterdiği çaba ve kararlılık ile hem ruhsal hem de sosyal alanda pek çok reform gerçekleştirmiştir. Papa Francis, günümüzde Katolik kilisesinin simgesi haline gelmiş ve dünya çapında sevgi ve hoşgörü mesajları ile tanınmıştır.