Kışın Sarı Serum Tehlikesine Dikkat!

0

BEĞENDİM

0

Kış aylarının gelmesiyle birlikte grip ve üst solunum yolu enfeksiyonları artış göstermekte, bu da uzmanların dikkatini vermiş olduğu bazı sağlık uygulamalarına yönlendirmektedir. Özellikle, halk arasında ‘sarı serum’ olarak bilinen serum uygulamaları, bilinçsiz kullanım nedeniyle ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Doktorlar, herhangi bir serum veya ilaç kullanılmadan önce mutlaka uzman görüşü alınması gerektiğini vurguluyor. Bu konu ile ilgili olarak Lokman Hekim Van Hastanesi’nde Dahiliye Uzmanı olan Dr. İbrahim Aydın, son dönemlerde sarı serumla ilişkili ölüm vakalarının arttığını belirtmektedir.

Dr. Aydın, sarı serumun içeriği hakkında bilgi vererek, ‘sarı serum’ ifadesinin aslında serumun içine bemiks adı verilen bir vitamin iğnesinin eklenmesiyle oluştuğunu açıklamaktadır. Grip ve üst solunum yolu enfeksiyonları gibi durumlarda, hastaların genellikle bir hafta içinde düzeleceklerini belirten Aydın, serumların genel olarak sıvı kaybı yaşayan veya yeme içme bozukluğu olan hastalara verildiğine dikkat çekmektedir. Düz serumun içeriğinde çoğunlukla tuzlu su veya şekerli su bulunduğunu dile getiren uzman, gribal semptomları olan hastalarda ihtiyaç durumunda antibiyotik, nefes açıcı ve burun açıcı maddelerin de seruma katılabileceğini ifade etmektedir.

Ateşi yüksek olan hastalarda, yeme içme durumu kötü ise sıvı takviyesinin yapılabileceğini belirten Dr. Aydın, sarı serumun hastalarına uygulamadığı bir tedavi yöntemi olduğunu vurgulamaktadır. Özellikle, bu uygulamanın çok mecbur kalmadıkça yapılmasının önerilmediğini dile getirerek, halk sağlığını olumsuz etkileyebilecek noktaları işaret etmektedir.

Sarı serumun hangi durumlarda verilmesi gerektiğine de dikkat çeken Dr. Aydın, “Hasta açlık grevindedir veya uzun bir süre bir şeyler yememiştir. Bu tür hastalar için vitamin desteği sağlamak gereklidir. Ancak normal grip gibi durumlarda sarı serum verilmesi gereken bir seçenek değildir. Sadece ağır vitamin eksikliği yaşayan veya yatan hastalar için önerilebilecek bir uygulamadır” demektedir. Bunun yanı sıra, bu serumun kesinlikle evde kullanılmaması gerektiğini kaydetmektedir. Ayrıca, sağlık ocağı gibi acil müdahale imkanlarının sınırlı olduğu yerlerde de uygulanmaması gereken bir yöntem olduğunu ifade etmektedir.

Dr. Aydın, bu tür uygulamaların sadece acil durumların gerektiği, anafilaksi gibi kritik durumlara müdahale edebilecek yeterlilikte bir sağlık personelinin bulunduğu yerlerde yapılması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu koşullarda bile bir hekimin gözetimini şart koşmaktadır.

Son olarak, vatandaşlara önerilerde bulunan Dr. Aydın, eğer hastanın yeme içme bozukluğu yoksa ve ağız yoluyla beslenebiliyorsa, serumda ısrar etmemeleri gerektiğini belirtmektedir. Özellikle de sarı serum konusunda kesinlikle ısrar edilmemesi gerektiğini savunmaktadır. Çünkü bu serumun enfeksiyonu düzelten bir tedavi yöntemi olmadığını, sadece hastayı o an için rahatlatma etkisi olduğuna dikkat çekmektedir. Aydın, bu tür riskli uygulamaların sağlık açısından herhangi bir faydasının bulunmadığını vurgulamaktadır.