İzmir’de Su Kesintisi: Depo Satışları Patladı!

0

BEĞENDİM

0

İzmir, son dönemlerde yaşanan su kesintileri ve kuraklık endişeleri nedeniyle halkın su depotlarına yönelmesine tanıklık ediyor. Su depolarına olan talep ciddi şekilde artarken, yerel esnaf, satışların yüzde 100’ün üzerinde bir artış gösterdiğini belirtiyor.

Kent, mevcut dönemde yağışların yetersiz olmasının etkisiyle barajların su seviyeleri önemli ölçüde düştü. İzmir’in içme suyu ihtiyacını karşılayan Tahtalı Barajı’ndaki su seviyesi, 8.57 seviyesine gerileyerek alarm zillerini çalmaya başladı. Çeşme ilçesindeki Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı ise yalnızca 3.21 seviyesine düşerek, bu bölgede de endişeleri artırmış durumda. İzmir Büyükşehir Belediyesi de bu durum karşısında çeşitli tedbirler almış olup, özellikle Çeşme gibi popüler tatil bölgelerinde her gün saat 23.00 ile 06.00 arasında zorunlu su kesintisi uygulanmakta. Bu planlı kesintiler, suya erişimde sorun yaşayan vatandaşları alternatif çözümler aramaya zorladı.

Söz konusu su kesintileri, özellikle turistik gece saatlerinde uygulandığı için vatandaşlar, bireysel su depolarına yönelmeye başladı. Sulama sistemleri ve su depoları satan esnaf, 500 ve 1000 litrelik depoların en çok tercih edilen boyutlar olduğuna dikkat çekiyor.

Demhat Kılıç isimli sulama sistemleri ve su depo işletmecisi, sene başında satmadıkları depo miktarını, son bir haftada satmaya başladıklarını açıkladı. Kılıç, “Özellikle 500 litrelik ve 1000 litrelik depoların satışı oldukça yükseldi. Üretici arkadaşlarımız ise bu talebe yetişemiyor. Böyle olunca satışlar yüzde 100’ün üzerine çıktı. Herkes bu durumun ciddiyetinin farkında. Talep fazla olunca üretim de yetişemiyor ve ham madde eksikliğinden dolayı fiyatlar artıyor. 500 litre kapasiteli bir yatay su deposunun fiyatı 3 bin 500 lira, 1000 litrelik olanlar ise 5 bin 500 liradan başlıyor” şeklinde konuştu.

Diğer yandan, sondaj, depo ve sulama sistemleri bayi yöneticisi Hasan Bakkal, günlük ve haftalık satışlarının üç kat arttığını ifade etti. Bakkal, “Hatta ekiplerimiz montaj işlerine yetişemiyor. Geçen yıl yaz sezonunda bu kadar verimli geçmemişti. Ancak bu yıl suların ne zaman kesileceğinin belli olmaması, işletmelerin ve evlerin büyüklüğüne göre depoların satılmasına neden oluyor. Depolar, kalite bakımından da çeşitlilik gösteriyor. İçme suyu ya da kullanım suyu olarak farklı amaçlarla kullanılan depolar var. İçme suyuna uygun olanları, daha çok Tarım ve Orman Bakanlığı onaylı depolar tercih ediliyor. Çünkü kalitesi düşük olanlar zamanla yosun tutarak, kötü kokuya neden olabiliyor” dedi.

İzmir’deki su sıkıntısı ve buna bağlı olarak artan su deposu talebi, halkın yaşamını olumsuz yönde etkiliyor. Kuraklık dönemlerinde su kaynaklarının azalması, su tasarrufu konusunda daha dikkatli olunmasını zorunlu hale getiriyor. İlerleyen günlerde bu durumu etkileyebilecek değişimler, özellikle iklim değişikliği ve hava koşullarıyla daha da dikkat çekici hale gelecektir. İzmir’deki bu su krizi, yerel yönetimlerin konuya yönelik alacağı tedbirlerin önemini de gözler önüne seriyor.