İZMİR Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki olan İZBETON’a yönelik gerçekleştirilen bir operasyon çerçevesinde, dosyaya dair iddianame hazırlandı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, iki ayrı soruşturma kapsamında tutuklu bulunan şüpheliler hakkında detaylı bilgiler paylaşarak kamuoyuna bilgilendirme yaptı. 2023 yılına ait “İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Görevleri Kapsamında İş Makinesi ve Araç Kiralanması Hizmet Alımı” isimli ihale ile 2024 yılı için düzenlenen “Kent Temizliği Şube Müdürlüğü Görevleri Kapsamında İş Makinesi ve Araç Kiralanması Hizmet Alımı” kapsamında gerçekleştirilen ihale süreçlerinde, edim ifasına fesat karıştırma suçları yönünde yapılan soruşturmalar neticesinde, 16 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla IDDİANAME hazırlanarak kamu davası açıldığı bildirildi.
Açıklamada, İZBETON A.Ş. eski Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, Buca Belediye Başkan Yardımcısı Engin Güzel ve Bayraklı Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Mert Hanifi Yılmaz gibi önemli isimlerin de aralarında bulunduğu toplam 56 şüpheli hakkında soruşturma yürütüldüğü belirtilmiştir. Bu süreçte 30 kişilik bir grubun tutuklandığı ifade edilmektedir.
Ayrıca, kamuoyunu bilgilendirme amacıyla yapılan açıklamada, ilimizin sınırları içerisinde bulunan “Ulaşım Yollarında Asfalt Kaplaması, Yol ve İnşaat Bakım Onarım ve Yenileme Yapılması” işlerine yönelik olarak yapılan ihale sürecinde de benzer suçların tespit edildiği aktarılmaktadır. Bu bağlamda, yine aralarında Heval Savaş Kaya’nın da bulunduğu 44 şüpheli hakkında, 16 Temmuz 2025 tarihinde ikinci bir iddianame hazırlanarak kamu davası açıldığı duyurulmuştur.
Öte yandan, dikkat çeken bir ayrıntı ise, iddianamede eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun isimlerinin yer almadığıdır. Bu durum, her iki ismin kooperatif soruşturması kapsamında isminin geçtiği ve bu nedenle İZBETON ile ilgili hazırlanan iddianamede yer almadığı bilgisiyle ilişkilendirilmektedir. Bu durum, siyasi çevrelerde farklı yorumlara ve tartışmalara yol açabilir.
Sonuç olarak, bu süreç İzmir’de yerel yönetimlerin ve ihalelerin şeffaflığı konusunda önemli bir dönüm noktası oluşturabilir. İZBETON’a yönelik yapılan operasyonlar ve iddialar, sadece yerel belediyenin iç işleyişi ile kalmayıp, aynı zamanda kamu güveni ve belediyelerin iş yapış şekilleri üzerine de derin düşüncelere yol açmaktadır. Davaların seyrine göre, ilerleyen dönemlerde daha fazla kişi ve organizasyonun bu süreçten nasıl etkilenileceği merakla bekleniyor. Toplum, bu tür yolsuzluk soruşturmalarının sonuçlarını dikkatle takip ederken, adaletin yerini bulması adına sürecin nasıl gelişeceği konusunda da hassasiyet göstermektedir.