İzmir’de uzun süredir tartışmalara neden olan İnciraltı planları hakkında yeni bir gelişme yaşandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan bir dava sonucunda, çevre, şehircilik ve iklim değişikliği bakanlığının yaptığı İnciraltı ile ilgili planların kamu kararına uygun olmadığı gerekçesiyle iptal edildi. Bu durum, bölge halkı ve yerel yönetimler arasında geniş bir yankı buldu. İnciraltı planları, sağlık turizmi açısından İzmir için büyük bir potansiyel taşırken, aynı zamanda yerel siyasette de tartışmalara neden oldu.
Bu konuda ilk açıklama, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’dan geldi. Kaya, sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada, İnciraltı planlama sürecine ilişkin açılan davaların sayısını ve mahkemelerdeki durumu aktardı. Kaya, “İlk derece mahkemelerine ve Danıştay’a yaklaşık 30 dava açılmış olup, bu davaların hemen hepsinde yürütmenin durdurulması talepleri reddedilmiş, kimi davalarda ise ret ve düşme kararları verilmiştir” diyerek, mevcut yargı sürecinin karmaşıklığına dikkat çekti. CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı davanın, bir iptal kararıyla sonuçlandığını belirten Kaya, “Üstün kamu yararına rağmen, bilimsel olmaktan uzak bir bilirkişi raporu karara dayanak olmuştur” şeklinde eleştirel bir ifade kullandı.
Kaya, Türk yargısının sonunda en doğru kararı vereceğini umduğunu dile getirerek, CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tavırlarına da tepki gösterdi. İnciraltı planının sağlık turizmi açısından İzmir’in geleceği için önemli olduğunu vurgulayan Kaya, “Amacınız katkı koymaksa, fikirlerinize her zaman açığız” şeklinde bir mesaj gönderdi. Ancak bu sürecin, yalnızca birkaç müteahhitin çıkarlarını korumak için engellenmesi gerektiğinin altını çizdi. Kaya, yerel halkın uzun süredir beklediği bu planın hayata geçmesi gerektiğini savunarak, “Bunun temel nedeni, İnciraltı’nda yer toplamaya doymayan müteahhit arkadaşlarınızın memnuniyetsizliğidir” dedi.
İnciraltı planlarının sadece müteahhitlerin çıkarlarına hizmet etmediğini, aynı zamanda bölgenin halkı için de büyük bir değer oluşturacağını söyleyen Kaya, İzmir’in hakkının korunacağını belirtti. “Bizim derdimiz vatandaştır, İzmir’dir, müteahhitlerin değil kentimizin çıkarlarıdır” diyen Kaya, bölge halkına güven verdi. “İnciraltı, İzmir’in değerine değer katacak bir biçimde mutlaka planlanacaktır” sözleriyle de sürecin sonucunda kazanacak olanın İnciraltı ve İzmir olacağını dile getirdi.
Sonuç olarak, İnciraltı planları ile ilgili yaşanan bu gelişmeler, İzmir’in geleceği açısından büyük bir önem taşımakta. Hem siyasi çekişmeler hem de kamu yararı gözetilerek yapılacak olan planlamalar, bölgedeki sağlık ve termal turizmi potansiyelinin yanı sıra, yerel halkın beklentilerini de etkileyebilir. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı dava ile birlikte ortaya çıkan iptal kararı, bölgedeki tüm paydaşları etkileyen bir tartışma alanı oluşturmuş durumda. Yerel yönetimlerin ve siyasi aktörlerin bu süreçte nasıl bir yol izleyeceği, İzmir’in geleceği açısından belirleyici olacaktır.