İmamoğlu Gölgesinde Diplomalar İptal Edildi!

0

BEĞENDİM

0

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen geniş çaplı soruşturmalar kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan ve tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile birlikte toplamda 28 kişinin diplomalarının, ‘yokluk’ ve ‘açık hata’ gerekçeleriyle iptal edildiği duyurulmuştur. Bu karar, İstanbul Üniversitesi tarafından resmi olarak açıklanmış olup, kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştır.

İptal kararının ardından, ilgili isimler arasında yer alan ve Galatasaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi olarak görev yapan Prof. Dr. Naciye Aylin Ataay Saybaşılı, diploma iptali sonrasında bir süre üniversitedeki görevine devam etmiştir. Ancak, Saybaşılı’nın gelişmelerin ardından emekli olduğu öğrenilmiştir. Bu durum, hem akademik çevrelerde hem de medya tarafından ilgiyle takip edilmiştir.

Galatasaray Üniversitesi’nin Akademik Veri Yönetim Sistemi’nde, Prof. Dr. Naciye Aylin Ataay Saybaşılı’nın profil sayfasında ‘Araştırmacı kurumdan ayrılmıştır’ ifadesi oldukça dikkat çekmektedir. Bu ifade, Saybaşılı’nın akademik kariyerinin seyrini ve yaşanan yeni gelişmeleri işaret etmektedir, zira üniversitelerin akademik kadrolarındaki değişimler, eğitim ve araştırma sürecine önemli etkilerde bulunabilir.

Ekrem İmamoğlu’nun durumu ve diploma iptalleri, kamuoyunda tartışmalara yol açarken, İstanbul Üniversitesi’nin bu kararları almasının nedenleri ve bu süreçte izlenen hukukî yollar da merak konusudur. Diploma iptali, sadece kişilerin kariyerlerini etkilemekle kalmayıp, aynı zamanda eğitim kurumlarının itibarını da sorgulamaya açan bir durum yaratmaktadır. Bu bağlamda, İBB’nin Yönetim anlayışının gündeme gelmesi ve hukuki süreçlerle nasıl başa çıkacağı ön plana çıkmaktadır.

Özellikle kamu çalışanlarına yönelik düzenlemelerin sıkı şekilde uygulandığı bu dönemde, benzer olayların tekrar yaşanmaması adına ne gibi önlemler alınacağının da sorulması gereken bir konu olduğu görülmektedir. Diğer yandan, eğitim dünyası da bu süreçten olumsuz etkilenmektedir. Öğretim üyelerinin güveninin sarsılması ve akademik bağımsızlık gibi kavramların sorgulanması, üniversite yönetimleri için yeni stratejilerin geliştirilmesini gerektirmektedir.

Soruşturma sürecinin ilerlemesi ve buna bağlı olarak yaşanacak gelişmeler, toplumda büyük bir merakla izlenmektedir. Ekrem İmamoğlu ve beraberindeki isimlerin hukuki süreçleri, yalnızca bu olaylarla sınırlı kalmayıp, Türkiye’nin gelecekteki siyasi ve akademik ortamını da şekillendirecektir. Bu durum, eğitim ve hukukun işleyişi bakımından Türkiye’de önemli bir dönemeci ifade eden bir gelişme olarak kaydedilmektedir.