22 Aralık 2024 Pazar
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, ülkenin mevcut durumunu göz önünde bulundurarak bir kararname imzalayarak genel af ilan etti. Bu af, 22 Eylül 2024 tarihinden önce işlenen bazı suçları kapsıyor. Özellikle askeri firar, hafif suçlar ve belirli ihlallerle suçlanan kişilerin bu aftan yararlanma şansı bulunuyor. Aftan faydalanabilmek için, ülkede ve dışında ordudan firar edenler ile kaçak durumunda olanların, belirtilen süre içinde yani 3 ila 4 ay içinde teslim olmaları gerekmekte. Bu durum, herhangi bir şekilde orduya karşı işlenmiş suçlar nedeniyle ceza almış kişilere yeni bir fırsat sunma amacını taşımaktadır.
Kararnamede, toplumda ciddi bir etki yaratan bazı suçlar aftan muaf tutulmuş durumda. Rüşvet, sahtecilik, genel ahlakın ihlali ve belirli hırsızlık türleri gibi suçlar, af kapsamı dışında bırakılmıştır. Bu karar, Suriye’de adalet sisteminin nasıl işlemesi gerektiği noktasında tartışmalara neden olabilir. Zira, bu tür suçlar toplum düzenini tehdit eden ve devletin işleyişine zarar veren suçlar olarak değerlendiriliyor. Aftan yararlanamayacak olanlar, bu suçları işleyenler olacağından, genel af uygulamasının toplumsal etkileri üzerinde önemli bir tartışma yaratması muhtemel.
Ayrıca, Şehircilik Kanunu’na göre belirlenen ihlaller, ekonomik suçlar, elektrik hırsızlığı ve iletişim hizmetleri almak için hileli yolların kullanılması gibi bazı küçük suçlar da aftan muaf tutulmuştur. Tüketiciyi Koruma Kanunu’na aykırı davranışlar, döviz bozdurma işlemlerinde yapılan usulsüzlükler ve ormanlara zarar verme gibi durumlar da af kapsamının dışında kalmaktadır. Yani, bu aftan yararlanacak kişiler, belirli sınırlamalarla karşı karşıya kalacak ve topluma zarar veren belirli suçları işlemiş olanlar, af kapsamında değerlendirilmeyecek.
Bu genel af, Suriye’deki siyasi ve sosyal sorunlara bir nebze olsun çözüm bulma çabası olarak değerlendirilebilir. Hükümet, teslim olan bireyleri bağışlayarak, uzun süredir süregelen savaş ve huzursuzluk döneminde, birlik ve beraberlik duygusunu yeniden tesis etme girişiminde bulunmuştur. Ancak, af sürecinin uygulanışı ve toplum üzerindeki yansımaları merakla izlenecektir. Yerel ve uluslararası kamuoyunun, bu af uygulamasına nasıl bir tepki vereceği ve ilerleyen günlerde siyasi dengeleri nasıl etkileyeceği ise belirsizliğini korumaktadır.
Sonuç olarak, Beşar Esad’ın imzaladığı genel af kararnamesi, Suriye’deki askeri ve sivil durumları ele alması açısından önemli bir adım olarak kabul edilebilir. Ancak, bu af sürecinin kapsamı ve uygulanabilirliği, toplumsal etkileri ve bazı suçların aftan muaf tutulması gibi unsurlar, ayrıntılı bir değerlendirme ve tartışma gerektirecektir. Genel af uygulaması, Suriye’nin geleceği açısından belirleyici bir unsur olabilirken, aynı zamanda hukukun üstünlüğü ve adalet anlayışı konularında da tartışmalara kapı aralayacaktır.