22 Aralık 2024 Pazar
Keşan ve İpsala ilçelerinde çeltik hasadı döneminin yoğun geçmesiyle birlikte, çiftçilerin tarlalarını ikinci ürüne hızlıca hazırlama amacıyla anız yakma işlemi yapılıyor. Ancak, bu uygulama yasak olmasına rağmen, anızların yakılması sonucunda oluşan duman bazı bölgelerde görüş mesafesini önemli ölçüde düşürdü. Bu durum, dışarıda nefes almayı dahi zorlaştırırken, bazı apartmanların çatı ve balkonlarına kül yağması gibi olumsuz sonuçlar doğurdu. Tüm bunların yanında, ilçelerde hava kalitesinin belirgin bir şekilde düştüğü gözlemlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı verileri, atmosferdeki partikül madde oranlarının arttığını ortaya koydu.
Keşan Kent Konseyi Başkanı ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Uğur Özdağlı, anız yakmanın Türkiye’de yasak olduğunu ve ciddi cezai yaptırımlara tabi olduğunu dile getirdi. Bu konuda 2872 sayılı Çevre Kanunu ve Tarım ve Orman Bakanlığı mevzuatlarına atıfta bulunarak, anız yakmanın, toprak yapısı ile çevre ve ekosisteme zarar verdiğini ve bu sebeple suç sayıldığını ifade etti. Özdağlı, “2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 20. maddesi gereği anız yakanlara idari para cezası uygulanır. 2023 yılı itibarıyla, her bir dönüm anız yakmak için yaklaşık 500 ile 5.000 lira arasında değişen ceza kesilmektedir. Cezalar, ormanlara veya yerleşim yerlerine yakın yerlerde yakılan anızlar için daha da artabilir” diye konuştu.
Ayrıca Türk Ceza Kanunu kapsamında, anız yakmanın ormanlara zarar vermesi durumunda, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile de sonuçlanabileceğine dikkat çeken Özdağlı, tarım desteklerinden faydalanan çiftçilerin anız yaktıkları tespit edilirse devlet desteklerinden mahrum bırakılabileceklerini belirtti. Kendisi, anız yakmanın toprak yapısını olumsuz etkilediğini, verimliliği düşürdüğünü, biyolojik çeşitliliği yok ettiğini ve hava kirliliğine yol açarak çevre sağlığını tehdit ettiğini belirtti. Özdağlı, “Anız yerine toprak işleme tekniklerinin teşvik edilmesi, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın anız yakma sezonlarında saha denetimlerini artırması ve çiftçilere anız yakmanın zararları konusunda eğitimler verilmesi gibi önleyici tedbirler alınmalıdır. Bu yasal düzenlemeler, çevreyi ve tarımsal üretimi koruma amacını taşımaktadır” ifadelerini kullandı.
Keşan ve İpsala ovalarında çeltik ekimi, kaymakam başkanlığında, ilçe gıda tarım ve hayvancılık müdürü, ilçe sağlık müdürü, kadastro temsilcisi, Devlet Su İşleri (DSİ) temsilcisi, ziraat odası ve üreticilerin yer aldığı bir komisyon tarafından planlanıyor. Ancak çeltik hasadının ardından bu komisyonun faaliyetlerinin durması dikkat çekici bir durum olarak öne çıkıyor. Son günlerde yapılan anız yakımlarının Keşan ve İpsala’da halk sağlığını tehdit ettiğini vurgulayan Özdağlı, “Son 15-20 gündür İpsala ve Keşan ovalarında gözle görülen hava kirliliği, sadece iki ilçeyi değil, civar köyleri de etkileyen ciddi bir sağlık tehdidi haline gelmiştir” dedi.
Anız yakılması nedeniyle havaya karışan toz, kül ve kimyasalların insanlar üzerinde solunum yolu ile ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunan Özdağlı, anız yangınlarının neden olduğu hava kirliliğinin çevre ile insan sağlığı üzerinde derin etkileri olduğunu belirtti. Ayrıca, iklim değişikliği, gündüz-gece ısı farklarının artması ve okulların açılmasıyla birlikte solunum yolu hastalıklarının, özellikle astım, alerji ve KOAH gibi hastalıkların gözle görülür şekilde arttığını vurguladı.
Son olarak, Keşan kaymakamı, ilçe sağlık müdürü ve oda başkanları da dahil olmak üzere tüm yetkilileri acil eyleme davet eden Özdağlı, ilçe Hıfzıssıhha Kurulu’nun bu konuda hemen bir karar alması gerektiğini belirtti. “Sağlığımız ciddi bir tehdit altında” diyen Özdağlı, “Bugün önlem alınmadığı takdirde, ne zaman alınacak? Şimdi harekete geçilmezse, yaşam kalitemiz riske girebilir. Kent Konseyimiz bünyesinde oluşturulan Kent, Çevre ve Ekoloji Meclisi de konunun takipçisi olmaya devam edecektir” ifadeleriyle sözlerini tamamladı.