Celil Anık, meslektaşlarının haklarını korumak ve sektörün gelişimine katkı sağlamak amacıyla büyük bir özveriyle çalıştığını vurgulayarak, yürüttüğü projeler hakkında bilgiler verdi. İzmir’de, gece tarifesinin kaldırılması, taksi duraklarının standart hale getirilmesi, araçların GPS ve kamera sistemleriyle donatılması gibi yeniliklerle, şehri sektörde örnek bir model haline getirdiklerini ifade etti. Anık, bu projelerin hem şoförler hem de kullanıcılar açısından daha güvenli ve verimli bir hizmet sunmayı amaçladığını belirtti.
Anık, görev süresi boyunca tüm sorumluluklarını eksiksiz yerine getirdiği halde, usul eksikliği gerekçesiyle ceza aldığını söyledi. Bu cezanın, yalnızca teknik bir hata olduğunu düşündüğünü ve idari işlemlerinin, İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası’nın mali ve idari işleyişine zarar vermediğini aktardı. Anık, başsavcılığın karara itiraz etmesine rağmen suçsuzluğunu ispatlamak için hukuki mücadelesine kararlılıkla devam edeceğini belirtti. “Gerçeklerin ortaya çıkacağına ve adaletin yerini bulacağına olan inancımı hiç kaybetmedim” şeklinde ifadelerini sürdüren Anık, hukuki sürecin sonunda hakkının teslim edeceğine dair umutlu olduğunu ifade etti.
Ayrıca, Anık, İzmir Şoförler ve Otomobilciler Odası Yönetim Kurulu’na özel bir teşekkürde bulundu. Beraber gerçekleştirdikleri projelerde gösterilen özveri ve kararlılığın, odanın başarılarında önemli bir rol oynadığını ifade etti. Aynı zamanda, kendisine destek olan meslektaşları, dostları, ailesi ve İzmir halkına minnettar olduğunu dile getiren Anık, “Birlik ve dayanışma ruhumuz, bu zorlu süreci aşmamızda en büyük güvencemiz olacak” dedi. Bu konudaki inancı, diğerlerinin desteğiyle daha da pekişti.
Başsavcılığın karara itirazı sürecinin devam ettiğini belirten Anık, odanın kurumsal kimliğine zarar gelmemesi adına başkanlık görevinden istifa ettiğini açıkladı. Anık, bu istifanın, kariyeri boyunca savunduğu ilkelerle birebir örtüştüğünü vurguladı. Duygularını ve mevcut durumu değerlendirirken, “Güneş balçıkla sıvanmaz” diyerek, hukukun üstünlüğüne olan inancının tam olduğunu belirtti. Anık, sürecin sonunda gerçeğin açığa çıkacağına ve hakkın yerini bulacağına dair umudunun güçlü olduğunu yeniden ifade etti.
Son olarak, yürüttüğü hukuki süreç ve aldığı bu olağanüstü kararın, Anık açısından temel bir ilkedir. Gelecek günlerde neler olacağı belirsiz olsa da, Anık, İzmir şoförlerinin sesini duyurmak ve haklarını korumak adına mücadelesine devam edecektir. Anık’ın bu mücadele azmi, İzmir’deki tüm taksi şoförleri ve taşımacılık sektörü için yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiriliyor. Adalet arayışının ve meslektaş dayanışmasının, sektördeki genel durum üzerinde olumlu etkiler yapacağına dair inancı, Anık’ı daha da motive ediyor.