TBMM’de Otoriter Vesayet Tartışması Büyüyor!

0

BEĞENDİM

0

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay hakkında aldığı ihlal kararını okuduğu için yaşanan çatışmaya dikkat çekerek, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un bu duruma yönelik uygulamalarını eleştirmiştir. Karaca, Genel Kurul’un yönetimi için Kurtulmuş’un görev sırası gelmesine rağmen, Başkanvekili Celal Adan’ı görevlendirmesini “keyfi uygulama” olarak değerlendirmiştir.

Gülizar Biçer Karaca, TBMM’de 16 Nisan 2025 tarihinde gerçekleşen oturumda Anayasa Mahkemesi’nin, Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesiyle ilgili olarak alınan kararın yok hükmünde olduğuna dair açıklamayı gündeme getirmişti. Bu durum, Karaca’nın açıklamalarının ardından TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un tepkisini çekmiş ve geçen hafta, Karaca’nın görevini yerine getirmesi için yerine Celal Adan’ı ataması ise dikkatleri üzerine çekmiştir.

Karaca, Kurtulmuş’un bu tutumunun Anayasa’nın, hukukun ve demokrasinin gasbı olduğuna vurgu yaparak, “Anayasal hukuk düzeninin yok sayılıp, keyfiyete dayalı ‘otoriter vesayet’ rejiminin fiili ilanıdır” ifadesini kullanmıştır. Bu ifadeler, TBMM içindeki siyasi atmosferin gerginliğini artıran ve demokratik işleyişe dair ciddi endişeleri gözler önüne seren bir durum olarak değerlendirilmektedir.

TBMM’de yaşanan bu olay, Türk siyasetindeki mevcut gerginliklerin bir yansımasını oluştururken, hukukun üstünlüğü ve demokratik değerlerin korunması adına yapılan mücadeleleri de gözler önüne sermektedir. Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay hakkında verdiği ihlal kararı, pek çok siyasi partiyi ve STK’yı harekete geçirirken, Gülizar Biçer Karaca’nın bu bağlamda 16 Nisan’daki oturumda yaptığı konuşma da bu mücadelenin önemli bir parçası olmuştur.

Öte yandan, Kurtulmuş’un Karaca’nın görevini yerine getirmemesini sağlaması, TBMM içindeki güç dengelerine yönelik eleştirileri de artırmış ve muhalefet partileri tarafından “demokratik işleyişe aykırı” bir tutum olarak değerlendirilmiştir. Bu durumun, TBMM’nin çalışma düzeni üzerindeki etkileri ise henüz belirsizliğini korumaktadır.

Sonuç olarak, Gülizar Biçer Karaca’nın Anayasa Mahkemesi ile ilgili durumu dile getirmesi, TBMM’deki güç savaşlarının ve siyasi gerilimlerin şimdiye kadar olan durumunu özetlerken, aynı zamanda hukukun üstünlüğü ve temel haklar konusundaki tartışmaların derinleşmesine neden olmaktadır. TBMM içinde yaşanan bu olay, Türkiye’nin siyasi hayatında önemli bir dönüm noktası olarak kayıtlara geçecektir.